top of page

Kızılderili Masalı

`Evvel zaman içinde küçük bir oğlu olan bir Kızılderili reisi varmış. Bu Kızılderili reisi oğlunu usta bir avcı olarak yetiştirmek istediğinden her gün ormana avlanmaya götürürmüş. Günlerden bir gün ormanda avlanırlarken Kızılderili reisin oğlunu maymunlar kaçırmış.


Kızılderili reisi daldan dala atlayarak kaçan maymunları uzun süre takip ettikten sonra izlerini kaybetmiş. Daha sonraki birkaç gün oğlunu arama çabalarını sürdüren Kızılderili reisi, umudunu kaybetmiş ve üzgün bir şekilde kabilesine geri dönmüş.


Aradan günler geçmiş. Fakat geçen günler gideni geri getirmediğinden üzüntüsü artan Kızılderili reisi, oğlunu bulmadan rahat olamayacağını anlayarak, en güvendiği adama kabilenin yönetimini bırakmış, oğlunu aramaya çıkmış.


Kızılderili reisi yıllarca dağlarda, ormanlarda oğlundan bir iz bulmak umuduyla dolaşmış, durmuş. Oralarda gördüğü avcılara maymunların kaçırdığı oğlunu anlatmış. Oğlunun akıbeti hakkında bir şey bilip bilmediklerini sormuş. Avcılar böyle bir durumdan haberleri olmadıklarını söylemişler.


Kızılderili reisi yılmadan, usanmadan arayışlarını sürdürmüş. Dağlarda, ormanlarda yüzlerce kez ölümle burun buruna gelmiş. Pek çok vahşi hayvanla gırtlak gırtlağa gelerek hayatını savunmuş. Yaralarını kendisi tedavi etmiş.


Kızılderili reisin akıllara durgunluk veren varolma savaşını ve oğlunu bulmak için gösterdiği sonsuz gayreti sürekli olarak izleyen Manitu, sonunda, onun oğluna kavuşması gerektiği düşüncesinden yola çıkarak yardımcı olmaya karar vermiş.


Bir gün, bir ormanda Kızılderili reisi oğlunu ararken, yerde yatan yaralı bir maymun görmüş. Kızılderili reisi maymuna biraz su içirince, maymun gözlerini açmış ve Manitu'nun izniyle dile gelmiş:


"Reis biliyorum, oğlunu arıyorsun. Merak etme, yakında oğluna kavuşacaksın. Oğlunu maymunlar sultanı kaçırmıştı. Çok yaşlanmıştı. Tahtını bırakacağı bir varisi yoktu. Diğer maymunları ise sultan olabilecek yeterlilikte görmüyordu. Senin oğlunu görünce çok beğendi. İşte maymunların yeni sultanı dedi.


Yaşlı sultan birkaç yıl sonra öldü. Senin oğlun maymunların sultanı oldu. Yaşı küçüktü ama çok cesurdu, çok yetenekliydi. Hiçbirimiz onun gözlerine bakmaya cesaret edemiyorduk, ondan korkuyorduk. Bu korku, ona duyulan saygının bir nedeni olsa gerek.


Ayrıca çok da adaletliydi. Maymunlar arasındaki ilişkilerde olsun, maymunlarla diğer ormanlılar arasındaki ilişkilerde olsun haksızlık olmasına, hak yenmesine izin vermezdi. Doğruluk onun temel prensibiydi. Bu nedenlerden dolayı ona birer köle gibi itaat ettik.


Şimdi on sekiz yaşında ve genç bir insan oldu. Uzun boylu, yakışıklı ve hayli güçlü. Birkaç gündür bu ormanda bulunuyor. Nedenini bilmiyorum. Güneşin battığı yöne doğru git. Onu yerde değil, ağaç dalları arasında ara.


Ararken de 'Sultan…Sultan…Maymunların sultanı. Ben geldim, baban geldi' diye ara sıra bağırırsın. O, senin çağrına uyarak yanına gelir. Benim adım Bonte'dir. Daldan dala atlarken yere düştüm. Sıradan bir maymun sayılırım. Ölümüm fark edilmez bile. Bunlar son sözlerimdir."


Kızılderili reisi maymunun sözlerini dinledikten sonra, ona teşekkür etti ve güneşin battığı yöne doğru yola koyuldu. Saatlerce yürüdükten sonra, maymunun tarif ettiği gibi ağaç dalları arasında aramaya başladı.


"Sultan…Sultan…Maymunların sultanı. Ben geldim, baban geldi!" diye bağırdı. Bir süre sonra ağaçların arasından güçlü ve yakışıklı bir genç indi. Bu, kayıp oğluydu! Baba ve oğul yıllar sonra kavuştular.


Oğlu babasına maymunlar arasında geçirdiği yılları anlattı. Nasıl sultan olduğunu, nasıl adaletle yönettiğini, maymunların ona nasıl saygı duyduğunu anlattı. Babası da oğlunu aramak için çektiği sıkıntıları, Manitu'nun yardımını anlattı.


Oğlu babasına, "Baba, artık kabilemize dönelim. Ama maymunlara verdiğim sözü de tutmalıyım. Onlara adalet ve doğrulukla davranacağıma söz verdim" dedi.


Kızılderili reisi ve oğlu kabilelerine döndüler. Oğlu, maymunların sultanı olarak öğrendiği adalet ve doğruluk ilkelerini kendi kabilesinde de uyguladı. Güzel bir kızla evlendi ve yaşamını bu değerlerden ödün vermeden sürdürdü.


Bu masal bize gösteriyor ki, gerçek liderlik güçte değil, adalette ve doğrulukta yatar. Ayrıca bir babanın evladına olan sevgisi, her türlü zorluğu aşabilir.`;

Son Yazılar

Hepsini Gör
Faydasız Hayat

🧘 FAYDASIZ BİR HAYAT Zen Hikayesi - Bilgelik ve Şefkat ▶️ Okumaya Başla Faydasız Bir Hayat, bilgelik ve şefkat hakkında bir Zen...

 
 
 
Yeni Lise Arkadaşları

`Zeynep, yaz tatilinin ardından heyecanla yeni liseye başlayacağı günü bekliyordu. Küçüklüğünden beri hayalini kurduğu lise, tam da...

 
 
 
Sokaktaki Anılar

`ANILAR SOKAKTA Eski bir şehre açılan tren camından, Elif'in gözleri eski taş binalarda, sokak lambalarının altında gölgelenen ince...

 
 
 

Yorumlar

5 üzerinden 0 yıldız
Henüz hiç puanlama yok

Puanlama ekleyin
bottom of page