Elifin'in Merakı

`Elif sekiz yaşında bir çocuktu. Sürekli çevresindeki insanlara yardım ederdi. Bundan dolayı çevresi tarafından çok sevilirdi. Elif'in abisi Ahmet, çok güzel gitar çalardı. Elif, Ahmet'i dinlerken çok mutlu olurdu. Bir gün Ahmet gibi gitar çalmayı çok istiyordu.

Elif bu isteğinden annesine bahsetti. Annesi, Elif'e parmak kasları biraz daha geliştiğinde onun da gitar çalmayı öğrenebileceğini söyledi. Elif annesinin bu söylediğine çok sevindi ama hemen gitar çalmayı öğrenmek istiyordu. Bu fikrinden arkadaşlarına ve öğretmenine de bahsetmişti.

Öğretmeni de annesi gibi zamanı gelince onun da gitar çalmayı öğrenebileceğini söylemişti. Annesi bir gün okula Elif'in öğretmeniyle görüşmeye gitti. Elif'in doğum gününün yaklaştığını, ona çok istediği gitarı alacağını söyledi. Öğretmeni de sınıfça ona bir sürprizi yapalım dedi.

O gün Elif sınıfta yokken öğretmeni sınıftaki öğrencilere bu durumdan bahsetti. Sınıfça o gün okula erken gelip Elif'e sürpriz yapma konusunda anlaştılar. Doğum günü zamanı gelince sınıfta hazırlık yapıldı. Elif bunu görünce çok sevindi. Ardından annesi pembe bir kutunun içinde ona hediyesini verdi.

Elif kutuyu açtı. Gitarı görünce çok sevindi. Tüm herkese bu sürpriz için teşekkür etti. Artık Elif'in de bir gitarı vardı. Şimdi çalmayı öğrenmesi gerekiyordu. Babası, Elif'i gitar kursuna yazdırdı. Elif günlerce kursa gitmesine rağmen bir ilerleme kaydedemiyor, bu duruma çok üzülüyordu.

Elif artık gitar çalmayı öğrenemeyeceğini düşünmeye başladı. Bu fikrinden Ahmet'e bahsetti. Ahmet, Elif'e öğrenmenin zaman alan bir şey olduğunu, yılmaması gerektiğini söyledi. Elif, Ahmet'le konuştuktan sonra daha fazla emek harcaması gerektiğini anladı.

Her gün kurstan sonra ormana gidip gitar çalmaya başladı. Emek verdikçe kendini daha da geliştiriyordu. Artık değişik parçalar çalabiliyordu. Gittiği ormanda hayvanlar Elif'i görünce çok mutlu oluyor o gitar çalarken çok eğleniyorlardı. Elif de, Ahmet gibi gitar çalmaya başlamıştı.

Beraber çalarken herkes hayranlıkla onları izliyordu. Elif yaşadığı bu olaylardan sonra hayallerinin peşinden gitmek için yeterli kadar emek verilmesi gerektiğini anladı.`;