Bir Kilo Tereyağı

⚖️ Bir Kilo Tereyağı (Dürüstlük)",

text: `Bir fırıncıya her zaman yarım kilo tereyağı satan bir çiftçi varmış. Bu çiftçi yıllardır aynı fırıncıya tereyağı satarmış ve aralarında güzel bir ticari ilişki kurmuşlarmış. Çiftçi her hafta düzenli olarak tereyağını getirirmiş ve fırıncı da memnuniyetle alırmış. Ancak bir gün fırıncı, çiftçinin tereyağını doğru tartıp tartmadığını görmek için tereyağını tartmaya karar vermiş. Belki de başka müşterilerden şüphe duymuş ya da sadece merak etmişti. Fırıncı tereyağını kendi terazisinde tartmış, ama yarım kilodan az gelmiş. Bu duruma çok kızmış ve aldatıldığını düşünmüş. Buna kızarak çiftçiyi mahkemeye vermiş ve onun dürüst olmadığını iddia etmiş. Mahkeme günü geldiğinde, yargıç çiftçiye tereyağını tartmak için herhangi bir ölçü kullanıp kullanmadığını sormuş. Çiftçi de sakin bir şekilde "Ben onurlu bir insanım, ancak ilkel biriyim, uygun bir ölçüm yapan bir terazim var." demiş. Yargıç merakla "O halde tereyağını nasıl tartıyorsun da eksik çıkıyor?" diye sormuş. Çiftçi gülümseyerek şöyle yanıtlamış; "Sayın Yargıç, fırıncı benden tereyağı istediğinde, önce ondan yarım kiloluk bir ekmek alıyorum. Fırıncı ekmeği getirdiğinde, bu ekmeği kilo ölçütü olarak teraziye koyuyor ve aynı ağırlıktaki yarım kilo tereyağını ona veriyorum. Eğer tereyağım eksikse, demek ki onun ekmeği de eksikmiş. Suçlanacak biri varsa o da fırıncıdır." Mahkemedeki herkes bu cevaba şaşırmış. Yargıç durumu anlamış ve fırıncının kendi yaptığı hatanın bedelini ödediğini görmüş. Fırıncı utanmış ve çiftçiden özür dilemiş. O günden sonra hem fırıncı hem de çiftçi daha dikkatli olmaya başlamış. Hikayeden çıkarılacak ders: Hayatta, ne verirsen onu alırsın. Başkalarını aldatmaya çalışmayın, çünkü sonunda kendinizi aldatmış olursunuz. Dürüstlük her zaman en iyi politikadır.`,